Almanya'da bir Türk'e daha casusluk suçlaması

Alman Federal Başsavcılığı, 'ülkedeki Kürtlerle ilgili Türk istihbaratına casusluk yaptığı' suçlamasıyla bir Türk hakkında dava açtı.

T24'ün haberine göre, Almanya Federal Başsavcılığı, 2015'ten beri Almanya'daki 'Kürt yapılanmalarla ilgili casusluk yapmakla' suçlanan bir Türk vatandaşı hakkında dava açtı.

Kürtlere ilişkin bilgileri Türk istihbaratına aktardığı şüphesiyle geçen yılın Aralık ayında gözaltına alınan 32 yaşındaki zanlı Mehmet Fatih S. hakkındaki dava, Hamburg Eyalet Mahkemesi'nde açıldı.

'30 BİN EURO KAZANÇ ELDE ETTİ'

Federal Başsavcılık'tan yapılan açıklamada, S.'nin yaptığı casusluk faaliyetlerinden yaklaşık 30 bin euro kazanç elde ettiği aktarıldı.

Mehmet Fatih S.'nin asıl görevinin, 2015 sonbaharında PKK'ya yakınlığıyla bilinen Almanya Demokratik Kürt Toplum Merkezi'nin (NAV-DEM) yöneticilerinden birini ve ailesini gözetlemek olduğu bildirildi.

İddianamede zanlının gözetlediği kişinin akrabalarıyla iletişime geçerek kendisinin ailevi yaşantısı üzerinde bilgi topladığı kaydedildi. Zanlının gözetlediği kişinin şu anda, Brüksel merkezli Avrupa Kürt Demokratik Toplum Kongresi'nde (KCDK-E) yöneticilik yaptığı belirtildi. KCDK-E, Alman iç istihbaratı tarafından PKK'nın Avrupa yönetimi olarak tanımlanıyor.

'2013'TEN BERİ İSTİHBARATA ÇALIŞIYOR'

Haber portalı DERWESTEN, S.'nin 2013 yılından beri Türk istihbaratına çalıştığını, ayrıca Mayıs 2016'da bir Kürt derneği tarafından Bremen'de düzenlenen, Türkiye'deki milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılmasının protesto edildiği bir eylemde de fotoğraflar çektiğini bildirdi.

Son olarak Die Welt gazetesi Almanya'daki 20 Türk hakkında Fethullah Gülen taraftarlarını ihbar etmek üzere casusluk yaptıkları iddiasıyla soruşturma yürütüldüğünü yazmıştı.

Diyanet İşleri Türk-İslam Birliği'ne (DİTİB) bağlı çalışan imamların Gülen yanlılarıyla ilgili bilgi toplayarak Ankara'ya ilettiğinin ortaya çıkması üzerine Türkiye-Almanya ilişkileri gerilmişti. MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın Şubat ayında Münih Güvenlik Konferansı sırasında Alman dış istihbarat servisi BND Başkanı Bruno Kahl'e ilettiği ve içinde Gülen'e yakın olduğu ileri sürülen 300'ü aşkın kişi ve 200 kuruluşla ilgili bilgilerin olduğu liste, Türk hükümetinin Almanya'daki casusluk faaliyetleriyle ilgili tartışmaları alevlendirmişti.