İkili ticari ve ekonomik ilişkilerde olumlu bir dinamik gözlemleniyor. İki ülkenin hedefi, 2023 yılına kadar ticaret hacmini yıllık 100 milyar dolara ulaştırmak. Ayrıca 2017 yılı bitmeden, iki ülke arasında serbest ticaret antlaşması imzalanması beklenmektedir.
Bu koşullarda lojistik sektörü hükümetlerin gündemindeki en önemli endüstrilerden bir tanesi olacağı beklenmekte.
Rusya’da lojistik sektörünün perspektifleri ve lojistik şirketler için Rusya’da doğan imkanlar hakkında Sputnik’e konuşan ATA Freight Endüstriyel Projeler Müdürü Feyza Ercengiz, şu değerlendirmelerde bulundu.
Dünya'da ve Rusya’da şu anda lojistik piyasası, ve içindeki rekabet durumu ve perspektifleri hakkında fikirleriniz neler?
Global ekonomideki büyümenin yavaşlaması, korumacı politikaların artması, düşen navlun fiyatları ve petrol fiyatlarındaki değişkenlikler Dünya lojistik piyasasını olumsuz etkilemektedir. 2016 yılı birçok lojistik firması için çok zorlu geçti, bunun sonucunda 2017 yılı ile birlikte Dünya’nın en büyük konteyner hatlarının bazıları battı, bazıları satıldı veya birleşti ve geri kalanlarda birbirleriyle ortak servisler kurarak bu krizi aşmaya çalıştı. Bütün bu değişikliklerden sonra, lojistik sektörü daha stabil bir yapıyla yoluna devam etmektedir.
Rusya, Dünya’nın en büyük yüz ölçümüne sahip ülkesi dolayısıyla lojistik firmalarına sınırsız fırsatlar sunuyor. Bu sebeple ATA Freight büyümesini devam ettirirken yeni yatırımlarını Rusya’ya yapmaya karar verdi.
Şirketinizin temsilciliğini Rusya’da açmanıza teşvik eden esas sebepler neler?
ATA Freight sadece taşımacılık yapan geleneksel bir lojistik firması değildir, yenilikçi taşımacılık yönetimi çözümlerinde uzmanlaşmış, global bir lojistik firmasıdır. Sunduğumuz lojistik çözümlerle, müşterilerimizin tedarik süreçlerinin her aşamasını kontrol etmelerini sağlıyoruz.
Müşterilerimizin tedarik zincirlerini baştan sona yönetebilecek altyapıya sahibiz. Grup şirketlerimiz altında, gümrük müşavirliği, Endüstriyel projeler, depolama, kontrol kulesi ve teknoloji çözümleri gibi hizmetleri veriyoruz.
ATA Freight Rusya ofisi, Türkiye ile Avrupa Birliği ülkeleri arasında ticari faaliyetler ve entegre lojistik hizmetleri sağlamak üzere Moskova'da kurulmuştur. Endüstriyel proje lojistiği, uluslararası nakliye, depo yönetimi, şirketimiz tarafından müşterilere sunulan hizmetler arasında olacaktır.
Yeni bir ülkede ofis açılması söz konusu olduğunda, ATA Freight olarak dikkat ettiğimiz önemli karar noktaları var. Yeni girilecek pazardaki iş yapma kolaylığı, ülkenin ekonomik büyümesi ve pazarın stratejik lokasyonu en önemli kriterlerimiz. Her iki ülkeye de baktığımızda, Türkiye, Avrupa ile Asya arasında ekonomik köprü vazifesi gören stratejik bir konuma sahip, aynı şekilde Rusya, Dünya’nın en büyük yüz ölçümüne sahip ülkesi. İki ülkenin stratejik konumları, lojistik açısından çok önemli fırsatları içerisinde barındırıyor.
Rusya’nın nakliye ve lojistik sektörü yabancı firmalar için sınırsız fırsatlar sunuyor. Bu sebeple ATA Freight büyümesini devam ettirirken yeni yatırımlarını Rusya’ya yapmaya karar verdi.
İki ülke arasında başlangıçta hava, deniz ve karayolu taşımacılığının yanı sıra Endüstriyel proje taşımacılığı servisi de vereceğiz. ATA Freight çok kısa zamanda, ticaret ve lojistik uzmanlarıyla fark yaratıp, Rusya lojistik sektöründe büyüyerek en önemli oyunculardan biri olacaktır. ATA Freight, global yapısıyla ve önemli lojistik sağlayıcılarla olan ortaklıkları sayesinde dünyanın bütün limanlarına esnek servisler sağlayabilmektedir.
Rusya’da Şirketiniz için nasıl bir gelecek bekliyorsunuz? Şirketinizin Rusya’daki perspektifleri neler olabilir? Şirketinizin Sizce ne gibi üstünlükleri var?
Bu tamamen iki ülke arasındaki ticari ilişkilere bağlı olacaktır. Türk akımı, Akkuyu Nükleer Santrali gibi dev enerji projeleri lojistik sektörünün büyümesine pozitif etki yapacaktır. ATA Freight olarak, Rusya’nın lojistik alanında, daha gelişmiş teknolojiye, dinamik, tasarruflu nakliye çözümlerine ve uluslararası yatırımlara ihtiyacı olduğuna inanıyoruz. ATA Freight, finansal olarak güçlü, stabil ve bağımsızdır. Sektördeki 21 yıllık tecrübemiz ve global ofis ağımızla Rusya lojistik sektöründe fark yaratacağımız bazı özelliklerimiz:
- Benzersiz lojistik çözümler;
- Son moda teknolojik yenilikler;
- Bütün tedarik zincirini kapsayan özel lojistik servisler;
- Firmamıza özel servisler ve daha verimli operasyon süreçleri;
- Belgelendirilmiş kalite, operasyonel mükemmellik ve gelişmiş lojistik yönetim;
- Müşterilerimize ve iş gereksinimlerine özel mükemmel müşteri hizmetleri;
Bugün, Türkiye, Amerika, Meksika, Çin, Hindistan ve Rusya’da olmak üzere altı ülkede ofislerimiz var. Her zaman potansiyeli olan, büyüyen ve zorlayıcı pazarlarda olmak, diğer şirketlerin yapmayı bile düşünemediği servisleri vermek istiyoruz. Geçen sene bu ülkelerde 6 yeni ofis daha açtık. ATA Freight her zaman bulunduğu ülkelerde ve global ekonominin aktif rol oynadığı pazarlarda büyümeyi hedef edinmiştir. Dolayısıyla, bizi önümüzdeki senelerde hem Rusya’da hem diğer başka ülkelerde daha sık görmeye başlayacaksınız. Hedefimiz 2026 yılına kadar en büyük 50 3PL lojistik firması arasına girmektir.
Rusya-Türkiye ilişkilerinde meydana gelen kriz, genel olarak lojistik sektörü ve özellikle Şirketinizi nasıl etkiledi? O dönemde yaşanan sorunlarla tekrar karşılaşmamak için hem genel olarak sektörde hem de Şirketiniz tarafından ne gibi tedbirler alındı?
Lojistik sektörü 2016 yılında, politik problemlerden, kurlardaki dalgalanmalardan, Avrupa Birliği ile olan sınır problemleri ve iki ülke arasındaki sorunlardan dolayı hafif bir daralma yaşadı. Bu krizler, Türkiye – Rusya lojistik sektörünü çok olumsuz etkilese de, en kötü zamanların artık arkada kaldığını ve sektörde pozitif bir hava olduğunu görebiliyoruz. Tabi ki, bu toparlanma şu anda çok küçük boyutlarda fakat biz lojistik sektörünün önümüzdeki dönemde çok hızlı büyüyeceğini öngörüyoruz.
Rusya’da Türk şirketlerinin yatırımlarını garanti altına alan ne gibi adımlar atılıyor, hangi mekanizmalar kuruluyor?
Türkiye ve Rusya hükümetleri ortak bir anlaşma imzalayarak, bir milyar dolarlık ortak yatırım fonu oluşturmaya karar verdiler. Bu fonla beraber, yeni yatırımlar yapmak daha kolay olacak ve iki ülke arasındaki iş ilişkilerini kuvvetlendirecektir. Lojistik sektörü de hükümetlerin gündemindeki en önemli endüstrilerden bir tanesi olacaktır. Ayrıca 2017 yılı bitmeden, iki ülke arasında serbest ticaret antlaşması imzalanması beklenmektedir.
