Davos’ta Türkiye-İran rekabeti mi?

İsviçre’nin Davos kentinde 23 Ocak'a kadar devam edecek olan Dünya Ekonomik Forumu başladı. Forumun esas konusunun, “Dördüncü Sanayi Devrimi”, esas entrikanın ise – İran heyetinin katılımı olduğu söyleniyor.Foruma bu sene Türkiye de ciddi bir temsille katılmaktadır.

Peki, Davos Forumu’nun Türkiye açısından önemi nedir? Ankara, Davos’taki toplantılardan neler bekliyor? İran’ın bu foruma katılması, Türkiye açısından ne gibi sonuçlar doğurabilir?

Konuyla ilgili Sputnik Haber Ajansı ve Radyosu’na konuşan Ankara Ufuk Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Başkanı, Saadet Partisi Genel Başkan Danışmanı Prof. Dr. Oya Akgönenç Muğisuddin şu değerlendirmelerde bulundu.

​Davos’ta bugün başlayan toplantı Türkiye için çok önemli. Bence olaya biraz daha geniş bir yelpaze içinde bakmak yarar vardır. Ali Babacan Bey orada. Ali Babacan bu toplantılar için son derece önemli bir kişi. Dolayısıyla onun orada olması bence çok önemli bir olay.

Aynı anda aynı günde sayın Davutoğlu da Londra’da. Avrupa’daki büyük yatırım ve finans şirketleriyle görüşüyor. Bence işin paralel olarak yayılarak daha geniş bir etki yaratma stratejisi uygulanıyor.

Temel entrikanın Tahran’ın katılımı ile ilgili olduğu söyleniyor. Peki İran’ın uluslararası finans ve ekonomik hayatına bütünüyle dönmesi Türkiye açısından ne gibi sonuçlar doğurabilir?

Tabi İran’ın oraya katılması finans ve ekonomi açısından güçlü bir rekabet ortamının ortaya çıkması demektir. Şu anda İran’ın elindeki dolar miktarı çok olacak. İran, yıllardır alamadığı birçok parayı alabilecek. Dolayısıyla Avrupa’da olsun, Asya’da olsun girdiği her piyasada elini güçlü bir şekilde kullanabilecek. Bu da demektir ki, yatırımları veya atılımları çok hızlı olabilir. Yani nereden bakarsanız bakın, arenaya güçlü bir rakibin girdiği görülür. Ama bu sadece Türkiye için değil, hem bölgedeki ülkeler için hem de Avrupa’daki bazı ülkeler için de aynı şey denilebilir.