Törende yaptığı konuşmada, ülkede kimi kesimlerin ‘anayasanın bazı bölümlerine bile hoşgörülü olmadığını’ söyleyen Ruhani, bu kişileri anayasanın insan haklarına ilişkin maddelerini ihlal etmekle suçladı.
Kimsenin kanun karşısında ayrıcalığa sahip olmadığını vurgulayan Ruhani, herkesin anayasa çerçevesinde hareket etmesi gerektiğini belirtti.
Ruhani, hazırlanan bildirgenin seçim vaatlerinden biri olduğunu hatırlatarak, ülkede etnik gruplar ve dini azınlıklar başta olmak üzere tüm vatandaşların haklarını korumaya ilişkin vaatlerinin arkasında duracağını söyledi.
120 maddelik bildirgeyle İran anayasasında yer alan hakların daha iyi uygulanmasının amaçlandığı ifade edilirken, Ruhani de Bildirge’nin anayasanın uygulanmasını da kolaylaştıracağını sözlerine ekledi.
İktidara geldiği 2013 seçimlerindeki vaadini hayata geçiren Ruhani, “En eski hayallerimden biri gerçek oldu” ifadelerini de kullandı.
‘ÜÇÜNCÜ DÜNYA ÜLKELERİNDEN İLERİ OLDUKLARINI SAVUNAN BAZI MAĞRUR BATILI ÜLKELERE YANITIMIZDIR’
Henüz yasal bir bağlayıcılığı bulunmayan bildirgenin herkes tarafından uygulanması gerektiğini de vurgulayan Ruhani, “İran halkının en büyük taleplerinden biri vatandaş haklarıdır. Bu aynı zamanda insan hakları konusunda üçüncü dünya ülkelerinden ileri olduklarını savunan bazı mağrur Batılı ülkelere yanıtımızdır” dedi.
REFORM SÖZÜ VEREN RUHANİ’YE AŞIRI MUHAFAZAKAR ENGELİ
Reformcuların desteğiyle Haziran 2013’te göreve gelen Ruhani, toplumun açılım beklediği insan hakları, ifade ve basın özgürlüğü gibi hassas alanlarda reformlar yapacağına ilişkin sözler vermişti, ancak bu konuda şu ana kadar kayda değer bir adım atamadı.
Ruhani hükümetine muhalif aşırı muhafazakar gruplar ve bazı din adamları ise yasakların hafifletilip özgürlüklerin genişletilmesi konusunda atılmak istenen adımlara karşı çıkıyor.