“Oysa bu tip krizlerde beklentiniz tutarlı biçimde bir politikaya dönüşmelidir. Türkiye İsrail’le yaşadığı krizde hangi taleplerde ısrar etmişse Rusya’nın bu anlamdaki ısrarlarını anlamak ve bu doğrultuda bir strateji geliştirmek durumundadır. Oysa tribüne yönelik siyaset yapmak, parti toplantılarında konuyu araçsallaştırmak yolunu tercih etti. Bu da sorunun gittikçe kangrenleşmesine, büyümesine neden oluyor.”
Türkiye’nin genel olarak Ortadoğu’yla ilgili yaklaşımını gözden geçirmesi gerektiğini ifade eden Bilgen, “Böyle bir yaklaşım sergilenmedikçe bugün Rusya ile yaşanan krizin yarın mesela İran’la, Yunanistan’la farklı nedenlerle yaşanma potansiyeli son derece yüksek gözüküyor. Türkiye kendi gücüne dayanmayan, daha çok bölgesel gerilimlerden faydalanmaya dayalı stratejisiyle hem kendini zora sokan, hem ilişkilerini uzun dönemde riske atan pozisyondadır. Bunu terk etmesi ve daha gerçekçi, daha yapıcı, daha barışı esas alan bir siyaseti tercih etmesi gerekiyor” diye konuştu.
Uçak krizinin iç politikada bir araç olarak kullanıldığını dile getiren Bilgen, şunları söyledi:
“Hem içeride Kürt sorunundaki gerilim stratejisi, kontrollü kriz politikası, hem de dış politikadaki gerilim, önümüzdeki dönem başkanlıkla ilgili muhtemel referandum süreçlerinde bir kazanıma dönüşecek, bir saflaşmaya, bir tahkim etmeye, seçmeni bu anlamda tehditlere karşı iktidar yanında pozisyon almaya zorlayacaktır. Bu anlamda işin riski çok da dikkate alınmadan, kalıcı tehditleri dikkate alınmadan bir iç politika araçsallaştırmasına dönüştürülmektedir.”
Türkiye’nin eski Musul Başkonsolosu ve CHP Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz ise, Türkiye ve Rusya’nın üst düzey stratejik konsey kurabilmiş iki önemli dost ülke olduğunu vurgulayarak “Bu krizin öyle veya böyle bertaraf edilmesini ve normal ilişkilerin rayına oturtulması gerektiğini düşünüyorum. Bu, iki ülkenin de menfaatine. Doğrusu bu konuda aklıselim hareket edilirse daha büyük bir yol alınacağını düşünüyorum. Ben şahsen bu ilişkilerin bozulmasını değil düzelmesini savunuyorum” dedi.
Yılmaz, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in dünkü basın toplantısında Türkiye ile ilgili söyledikleri hakkında ise “Her iki taraf için de tansiyonu arttıracak, ilişkilerin gerginleşmesine yol açacak söylemlerden uzaklaşmak gerekiyor. Buna ilişkin adımlar da atmamak gerekiyor. Bunlar frenlenirse ben iki ülkenin bölgede bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da işbirliğine devam edebileceğini düşünüyorum” diye konuştu.