Hürriyet yazarı Nedim Şener bugün "Denize düşerseniz yılana sarılın, Yunan’a sarılmayın" başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Şener, "Türkiye ne yaptı? 27 Şubat’ta sığınmacıların engellenmesine yönelik kararın kaldırılmasından sonra, Türk Sahil Güvenlik Komutanlığı internet sitesindeki bilgilere göre 2 Mart ile 10 Mart 2020 arasında toplam 1058 sığınmacı denizde ölümden kurtarıldı. Bunların arasında botları patlatılan, geri itilen hatta Sisam Adası’na ulaştığı halde Yunan güvenliğinin botları tarafından denizin ortasındaki Bayrak Adası gibi yaşam olmayan yerlere terk edilen 34 göçmen de bulunuyor" ifadelerini kullandı.
Şener, "Tüm bunlara karşın Atina sokaklarında halk Yunan devletinin bu uygulamalarını protesto ediyor. Ancak insanlık değerlerini kaybetmiş Yunanistan devletine ne karada ne denizde güveniyor. Bizde bir söz var, 'Denize düşen yılana sarılır' diye. Benden tavsiye: Denize düşerseniz yılana sarılın, Yunan’a sarılmayın" dedi.
Öte yandan, gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan ise bugünkü yazısında gazetede 'Yunan' kelimesini kullanırken dikkat ettiklerini söylemişti.
Hakan'ın yazısının ilgili kısmı şu şekilde:
"Tek bir Yunan yok ki...
Sınırda mültecilere gaddarca, zalimce davranan, insanlıktan çıkmış olanlar da Yunan... Atina ve Selanik sokaklarına dökülüp bu yapılanlara net biçimde karşı çıkıp “Kapıları açın” diye bağıranlar da Yunan.
Geçen hafta Hürriyet’te bu ayrımı net biçimde ortaya koyduk.
Aynı gün manşetimizde şu iki başlık dikkat çekiyordu: “İnsanlık utandı” ve “İnsanlık umutlandı”.
Biz üzerimize düşeni yaptık, yapıyoruz.
Türk medyasının da böyle bir bilinçle hareket etmesi şart...
'Yunan' diyerek yapılan her türlü olumsuz genellemenin, hem hakikati yansıtmadığı, hem de işi ırkçılığa vardırdığı artık görülmeli."
