Merkel: Kuzey Kore ile yaşanan kriz askeri yollarla çözülemez

Almanya Başbakanı Angela Merkel, Kuzey Kore ile ABD arasındaki gerilimin askeri yollarla çözülebileceğine inanmadığını söyleyerek, Almanya'nın müzakereleri sürdüreceğini belirtti.

Başbakan Merkel, Berlin'de Birleşmiş Milletler (BM) Mülteciler Yüksek Komiseri Filippo Grandi ve Uluslararası Göç Örgütü (IOM) Genel Müdürü William Lacy Swing ile görüştü.

Merkel, görüşmeden sonra başbakanlıkta düzenlenen ortak basın toplantısında, mülteci krizine ilişkin görüşlerini paylaştı. Merkel'in gündeminde Kuzey Kore ile ABD arasındaki füze restleşmesi ve artan savaş olasılığı da vardı.

Merkel, bir gazetecinin Kuzey Kore ile yaşanan krize ilişkin, olası bir savaş durumunda ABD'nin yanında yer alıp almayacağını sorması üzerine de, "Askeri bir yolun krizin çözülmesine katkı sağlamayacağına kesin olarak inanıyorum. Bu krizin askeri bir çözümle aşılabileceğine inanmıyorum. BM Güvenlik Konseyinde bugüne kadar gördüğümüz çabalarla bu kriz aşılabilir" dedi.

Merkel, Almanya'nın da ABD; Güney Kore, Japonya ve Çin Halk Cumhuriyeti gibi ülkeler ile birlikte müzakereleri sürdüreceğini sözlerine ekledi.

'LİBYA'DAN AVRUPA'YA YÖNELİK YASA DIŞI GÖÇ BÜYÜK BİR SINAV'

Almanya Başbakanı Angela Merkel, "Libya'dan Avrupa'ya yönelik yasa dışı göç sorununun büyük bir sınav olduğunu" söyledi.

Yardım kuruluşları açısından da Avrupa ülkelerinin çabalarını birleştirmelerinin önemli olduğuna işaret eden Merkel, sığınmacıların kaçakçı şebekelerine karşı korunmalarının ve Libya Sahil Koruma birimlerinin eğitiminin de önemli olduğunu kaydetti.

Sığınmacıların iyi insani şartlarda barındırılabilmeleri için de Libya'ya yardım edilmesi ve Türkiye ile sığınmacılar konusunda mevcut olan benzeri bir anlaşmanın Libya ile de yapılması gerektiğini belirten Merkel, "Bu süreç henüz başlangıç aşamasında. Ancak bunun da bir zamanlar Türkiye ile olduğu gibi gelişmesini istiyoruz" şeklinde konuştu.

'MALİ YARDIMLARI ARTIRACAĞIZ'

Libya'daki birlik hükümetinin tüm ülke üzerinde nüfuzu olmadığını, bu nedenle hükümetin güçlendirilmesinin büyük öneme sahip olduğunu ifade eden Merkel, Libya'daki sığınmacılar arasında çeşitli Afrika ülkelerinden gelen insanların yanı sıra çok sayıda Libya vatandaşının da olduğunu, bu nedenle yardım kuruluşlarına yönelik mali yardımlarını da artıracaklarını söyledi.

"Herhalde bu 2 yardım kuruluşuna bu yıl içinde 50 milyon euro'ya kadar yardım edebiliriz" diyen Merkel, bir gazetecinin, sığınmacıların Avrupa ülkelerinde adil şekilde dağıtılmasını nasıl sağlamayı düşündüğü şeklindeki sorusuna karşılık da bu konuyu AB bünyesinde ağırlıklı olarak Fransa, İtalya ve İspanya ile görüştüklerini söyledi.

'SIĞINMACILARI TÜRKİYE'DEN YASAL YÖNTEMLERLE ALIYORUZ'

Sığınmacıların ülkelerinden kaçış sebeplerinin ortadan kaldırılması konusunda ise AB içinde görüş birliği içinde olduklarını, kaçakçılık şebekelerine karşı mücadele ederek yasal göçü teşvik etmek istediklerini vurgulayan Merkel, "Avrupa'ya 40 bin sığınmacı kabul edilmesi teklifinin, 500 milyon nüfuslu Avrupa içi kabul edilebilir bir sayı olduğunu düşünüyorum. Buna Türkiye'den gelen yasal kontenjanlar da dahil. Bunu bugüne kadar geniş çaplı bir şekilde uygulayamadık. Almanya bu konuda da bir ön çalışma başlattı. Bu sadece bir ön çalışma. Çünkü Türkiye-AB anlaşması uyarınca Yunanistan'dan gönderilmeleri de istediğimiz ölçüde gerçekleştiremedik.Yine de sığınmacıları Türkiye'den yasal yöntemlerle alıyoruz" diye konuştu.