Avrupa'da Rus gazı savaşı: Rus ‘akımları' artık durdurulamaz

Avrupa Birliği'nin (AB) en popüler ikinci haber kaynağı olan EUobserver gazetesi, Avrupa Komisyonu'nun Kuzey Akım-2 projesinde dönük bazı taleplere AB Konseyi hukuk departmanının verdiği yanıtları içeren bir belge yayınladı.

AB Konseyinin hukuk danışmanları, Avrupa Komisyonu'nun Baltık Denizi'nin altından geçen boru hattı için Gazprom'u boruyu kullanma tekelinden vazgeçirmeye yönelik 3. Enerji Paketi'nin uygulanması talebini tiye alarak, AB yargı yetkilerinin Baltık Denizi'nin tarafsız sularını kapsamadığını ve dolayısıyla AB'nin Gazprom'un tekelini yasaklayan yasalarının ne Kuzey Akım-1 ne de Kuzey Akım-2 projesini kapsadığını belirtti.

Diğer bir maddede Avrupa Komisyonu, Kuzey Akım-2'nin Ukrayna'nın transit sistemini gereksiz kılacağı için Avrupa'nın enerji pazarındaki dengeleri Rusya'nın lehine bozduğunu öne sürerken hukuk departmanı, tam tersine yeni gaz boru hattının AB'yi daha önce Rusya ile Ukrayna arasında yaşanan ‘gaz savaşları' gibi tartışmalardan uzaklaştıracağı sonucuna vardı.

'ALMANYA'NIN VETO HAKKI VAR'

Öte yandan birçok uzman, Avrupa Komisyonu'nun herhangi bir hukuki gerekçeye gerek kalmadan, bir takım siyasi nedenlerle Kuzey Akım-2'yi yasaklayabileceğini ileri sürüyor. Ancak hukuk departmanının raporunda, böyle bir şey olsa dahi Almanya'nın AB ile yaptığı anlaşma doğrultusunda böyle bir kararı veto etme hakkı kullanabileceği belirtiliyor.

Haberde, Almanya'nın iyi hesaplanmış olan kendi çıkarlarına dayanarak kulis arkasında olsa dahi şimdiye kadar aktif bir şekilde Kuzey Akım-2 projesini desteklediğini tahmin eden Lahey Stratejik Araştırmalar Merkezi uzmanlarından Saiburn de Jong'un sözlerine yer veriliyor.

Haberin en ilginç kısmı ise, EUobserver'in AB Komisyonu hukuk departmanının kararında ‘Rus hackerlerini' veya ‘Moskova'nın parmağını' aramayıp, ‘Berlin'in parmağı' konusunda ironi dolu göndermelerde bulunması.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Türkiye ziyareti sırasında Rus enerji şirketi Gazprom Başkanı Aleksey Miller, Rus ve Türk liderlere Türk Akımı projesinde toplam 300 kilometre boruların döşendiği konusunda bilgilendirmişti. Söz konusu boru hattının her kolunun denizden geçen kısmının uzunluğu yaklaşık 900 kilometre olduğu ve karadan geçen boruların da aynı hızda döşendiği dikkate alındığında, ‘güney güzergâh' boru hattının neredeyse 3'te birinin tamamladığı anlaşılıyor.

'AVRUPA EKONOMİSİ İÇİN ÇOK LEZZETLİ'

Alman ekonomistler ve enerji uzmanları, Avrupa ekonomisi için ‘çok lezzetli' olan Rus gazının AB pazarına her hâlükârda ulaşacağını çok iyi anlayabiliyor ve bu gazın stratejik olarak Türk Akımı boru hattı üzerinden Avrupa'ya gelmesinin Almanya'nın ‘Rus gazının transfer merkezi' rolünü Türkiye'ye devretmek zorunda kalmasına neden olacağını tahmin ediyor. Almanya ise, bu durumda rekabet gücünün verdiği avantajları kaybetmeyi göze alamadığı için böyle bir şeye izin vermeyecek.

Brüksel'in hesaplarında hala dikkate aldığı Ukrayna ise Almanlara göre Türk Akımı projesinin inşasına geçilmesiyle doğal olarak denklemden düşüyor.