Dengina, koronavirüsle enfekte olan kanser hastalarının komplikasyon riskinin beş kat daha fazla olduğunu keşfeden Çinli meslektaşlarının deneyimlerine atıf yaparak, toksik kanser tedavisinin vücudun kendi kaynaklarını önemli ölçüde zayıflattığını belirtti.
RT’ye konuşan Dengina şu ifadeleri kullandı: “Çoğu durumda, malign sürecin gelişimi bir çeşit bağışıklık yetmezliği anlamına gelir ve lökopeni gibi komplikasyonların eklenmesi (kemoterapi veya radyasyondan sonra) genel tabloyu kötüleştirir.”
Aktif anti-tümör tedavi aşamasında olan veya ona tabi olan herhangi bir kanser hastasının yüksek risk grubunda olduğunu kaydeden Dengina sözlerini şöyle sürdürdü: “Gerekli tedaviyi görmüş, komplikasyonları güvenli bir şekilde durdurulan, aktif tümör süreci belirtileri olmadan sadece dinamik bir gözleme tabi tutulacak hasta da çok rahat davranmamalı.”
Dengina, kanser hastalarında koronavirüsün tespit edilmesi durumunda, anti-tümör tedavinin devam etmesinin söz konusu olamayacağını vurgulayarak, “Böyle bir hasta, hastalığın hafif seyri durumunda izole edilmeli ve evde rutin bakım tedavisi almalı veya hastalığın daha ciddi olması halinde hastaneye yatırılmalıdır” dedi.
Dengina ayrıca, kanser hastalarına evde sıkı bir karantina rejimi izlemelerini ve doktorların önerilerini harfiyen yerine getirmelerini tavsiye etti.
