'Elon Musk, satın aldığı markayı kötüleme pahasına ifşaatlarla süper kahraman olmak istiyor'

Ümit Alan'a göre, Elon Musk, satın aldığı markayı kötüleme pahasına Twitter'ın eski liberal yönetimine dair ifşaatlara girişirken 'süper kahramanı' oynuyor. Twitter dosyalarının ABD dahil devletlerin sosyal medya platformuyla ilişkisini sergilediğini belirten Alan, Batılı liberallerin mesele ABD devletine geldiğinde suskunluğuna dikkat çekti.

2022 yılı kürese siyasete sirayet eden teknoloji tartışmalarıyla geçti. Özellikle Tesla ve SpaceX'in CEO'su Elon Musk'ın uzun süredir 'hayatın döndüğü' Twitter'ı tartışmalı bir sürecin ardından satın alması büyük yankılar yarattı.

Musk, sıradışı kişiliğiyle Amerikan iç siyasetinde Demokratlar ve Cumhuriyetçiler arasındaki rekabette adeta bir başlık haline gelmekle kalmadı. Ukrayna çatışmasında da krizin Rusya ile müzakereli çözüm ve referandumlarla sona erdirilmesini önererek Ukraynalıların 'ölüm listesine' girdi. Özellikle ABD ve AB'nin liberal elitlerinin adeta hedef tahtasına konulan Musk, 2022 yıl sonuna doğru bağımsız gazeteciler üzerinden kendi satın almadan önceki liberal Twitter yönetiminin 'kirli çamaşırlarını' yayınlamaya başladı.

Ortaya serilen yazışmalar, başta FBI olmak üzere Amerikan devlet kurumlarının Twitter'ın içeriklerine müdahil oldukları, listeler oluşturduklarını, Başkan Joe Biden'ın oğlu Hunter Biden'la ilgili iddiaları görünmez kıldıklarına işaret ediyor. Ancak bu ifşaatlar Batı'nın liberal medyasında pek yer bulmuş değil

Gelişmeleri BirGün Gazetesi yazarı Ümit Alan’la konuştuk.

'Elon Musk süper kahraman olmak istiyor'

Ümit Alan'a göre, bir insanının yeni satın aldığı bir markayı kötüleme pahasına giriştiği ifşaatlar dikkat çekici. Musk'ın ‘Ben her şeyi düzeltmeye geldim, buranın süper kahramanıyım’ imajı vermeye çalıştığını söyleyen Alan, diğer yandan Hunter Biden'la ilgili dosya karşısında sessiz kalınmasının iddiaların doğruluğuna işaret eiğini belirtti:

“En dikkat çeken tarafı, bir markayı yeni satın almış olan bir iş insanının markasını kötülemek için ifşaat yapıyor olması. Çünkü satın aldığı markanın değerini düşürecek şeyler ortaya çıktı. Çünkü o şunu yapmak istiyor; ‘Bir önceki dönem, ben bu dönem her şeyi düzeltmeye geldim, buranın süper kahramanıyım’ imajını vermeye çalışıyor. 10 farklı parçadan ifşaat oldu. ilk ifşaat dosyasında Biden’ın oğlu Hunter Biden’a ait yazışmalar ve iş ilişkilerinin ortaya serilmesiyle ilgili. Babası başkan yardımcısıyken, ona aracılık etmesi, başka iş insanlarıyla ilgili yazışmalar olduğu iddia ediliyordu. Bir türlü bu bilgisayarın Hunter Biden’a ait olduğu kanıtlamadığı ama engellenme çabasından da bunun gerçek olmadığıyla ilgili şüpheler azaldı. Çünkü başkanın oğlu Hunter Biden’ın bilgisayarı ele geçirildiği için içinde çok özel yazışmalar da vardı. O yüzden birçok şey birbirine karıştı. Hem iş ilişkiler hem intikam pornosu olduğu iddia edildi. Twitter bu içeriğin platformda paylaşılmasına engel getirmişti. Birkaç gün sonra bunun hatalı olduğunu söyleyerek engeli kaldırdılar. İlk ifşaatta bununla ilgili yazışmalar var”

'Bu ilişkiler ağının ortaya çıkması Twitter’da devletlerle bizim bilmediğimiz birçok ilişkinin olduğunu gösteriyor'

Alan'a göre dosyalar halinde yayınlanan Twitter’ ifşaatlarında en dikkat çekeni liberallerin elindeyken uygulanan ‘gölge yasak’ politikası. Alan, böylelikle bazı hesaplar askıya alınmasa bile algoritmalar üzerinden sansür uygulandığının anlaşıldığını belirtti. Aynı şekilde Yemen, Suriye, Kuveyt gibi ülkeler dahil pek çok yerle ilgili ABD Merkez Komutanlığını ait hesapların koruma altına alınmasına dikkat çeken Alan, bu ilişkiler ağının ortaya çıkmasının, devletlerle kurulan ilişkileri ortaya serdiği görüşünde:

“İkinci ifşaatta Twitter’ın gölge yasak dediği bir politikası var. Bazı hesaplar askıya alınmasa bile onların görünürlüğünü azaltma politikası, algoritma sansürü. Bu iddialar vardı. Üçüncü ifşaatta Trump’ın Twitter’dan atılma süreciyle ilgili bazı detaylar vardı. En önemli ifşaatlardan biri, FBI ile Twitter arasındaki yazışmalarla ilgili detaylar vardı. En dikkat çekici olanı ise sekizinci ifşaat. O da Twitter site bütünlüğü ekibinin Yemen, Suriye ve Kuveyt gibi ülkeler dahil olmak üzere çevrimiçi eski kampanyaları yürütmek için ABD Merkez Komutanlığı’na ait bazı hesapları beyaz listeye aldığıyla ilgili iddialar vardı. Beyaz liste, ‘Bunlar kimi yanlışlar yaptığında bu hesaplara dokunmayın’ gibi bir anlama geliyor. ‘Bu hesaplar korunacak’ gibi bir ilişkinin olduğu iddia edildi. Bu son derece önemli. Çünkü bu ilişkiler ağının ortaya çıkması, eğer doğruysa, Twitter’da genellikle devletlerle bizim bilmediğimiz birçok ilişkinin olduğunu gösteriyor."

'İlgi çekici olan ABD'nin bunları görmeyen medyası'

Alan'a göre başka devletlerle ilgili ifşaatlara yer veren ABD liberal medyasının mesele Amerikan devletiyle alakalı olunca görmezden gelmesi. Alan ayrıca Elon Musk'ı itibarsızlaştırma girişimlerine de dikkat çekti:

"Şu an sadece Amerikan devleti ve FBI ile ilgili iddiaları görüyoruz. Ama Twitter’ın eski CEO’su Jack Dorsey, ‘Neden bunları seçerek bu ifşaatları çıkarıyorsunuz? Aynı WikiLeaks gibi hepsini ortaya koyun. Onun içerisinden dünyanın başka yerlerindeki bağımsız gazeteciler veya başka görüşler de yararlansın’ gibi bir şey dedi. Bu rahatsız edici. Çünkü dünyanın her yerinde farklı ülkelerle bu tarz ilişkiler olabilir. Hindistan devletinin kendi görevlilerini ajan gibi içeriye sokmak gibi taleplerinin olduğu daha önceki ifşaatlarda anlaşılmıştı. İlgi çekici olan ABD’nin bunu şu anda görmeyen medyası, Hindistan devletiyle nasıl ilişkiler var diye bunları haberleştirmişlerdi. Ama aynı iddialar Amerika devleti ile ilgili çıkınca görmezden geliyorlar. Bunlar içinde muhakkak dezenformasyon var. FOX bunları çok abartılı şekilde biraz dezenformasyon katarak da yayınlamaya başladı. Ama bu derece görmezden gelinmesi, ‘bunlar dezenformasyondur’ gibi bir haberin bile yapılmaması, bana biraz şüpheli geliyor. Demek bu ifşaat o kadar da yalan değilmiş gibi ya da daha doğruya yakınmış gibi geliyor. Öteki türlü olsaydı bir yaygara kopardı, yaygara kopmadı. Onun haricinde bu olmadığı gibi Amerikan medyasında bugün Elon Musk’ı itibarsızlaştırmaya yönelik bazı yayınlar var. ‘Twitter’ı batırıyor, Tesla’nın hisseleri düştü’ gibi haberler artmaya başladı. Amerika’da müesses nizamı rahatsız etmiş gibi bu durum”

'Ukrayna çatışmasında Twitter veya Amerikan sosyal medya platformlarının aslında bir ülkesi olduğunu da hatırladık'

Ümit Alan, medya sahipliğinin ve tüm dünyanın tek merkezli platformda toplanmasının bundan sonra daha çok konuşalacağı görüşünde. Ukrayna çatışması sayesinde daha önce 'ülkesizmiş' gibi duran ABD'li sosyal medya platformlarının aslında bir 'ülkeleri' olduğunun anlaşıldığını vurgulayan Alan, medya sahipliği ve çıkar çatışmalarının etkilerine de dikkat çekti:

“Medya sahipliği konusunu önümüzdeki yıllarda daha fazla tartışacağız. Buradaki asıl sorun bütün dünyanın tek bir merkezi platformda toplanmış olması. Bütün dünya tek bir yerde toplanıyor ve onun sahipliği konusuyla karşı karşıya kalıyoruz. Biz özellikle Ukrayna-Rusya savaşında Twitter veya Amerikan sosyal medya platformlarının aslında bir ülkesi olduğunu da hatırladık. Daha önce ülkesiz gibi görünüyorlardı. Ama onların da dünyanın bir kutbunda yer aldıklarını gördük. İnternetin kurucu babaları buna uzun zamandır itiraz ediyordu. ‘Biz interneti bütün insanlar tek bir platformda toplansın diye değil, merkezler dağılsın, daha merkeziyetsiz bir idealde yükselsin diye icat etmiştik, amacımız buydu. Şu anda ise internet herkesin 4-5 kutuda toplandığı bir yer haline geldi. Bu hepten yanlış' diyorlar. Bir kişinin sahibi olmasına bakarsak diğerinin avantajı, Twitter’ın daha önce Twitter’dan başka bir işi yoktu. Yani dünyanın başka bir yerinde Twitter’ın başka işler yapan bir şirketi yoktu. Elon Musk’ın ise dünyanın her yerinde elektrikli arabadan tutun uzay araştırmalarına, beyne çip yerleştirmeye kadar dünyanın bütün devletleriyle çıkar ilişkisine girebileceği pek çok işi var. Amerika’nın liberal kanadından Jeff Bezos daha Twitter’ı almaya niyetlendiğin Musk şöyle bir tweet atmıştı; ‘Peki bu durum Çin’in Twitter üzerinde güç sahibi olmasını sağlamaz mı? Çünkü Musk’ın Çin’in Tesla üzerinde iş ilişkileri vardı. Hem orada üretiliyor hem tedarik hem Pazar açısından böyle bir şüphesini dile getirmişti. Ama bu dünyanın her yerinde olabilir. Bezos'un durumu da aslında farklı değil. Dünyanın her yerinde bu kadar iş yapan bir insanın aynı zamanda bir de platformun sahibi olması bence çok büyük çıkar çatışması yaratıyor. Gerçekten alışılmadık bir iş insanı profili çiziyor. Bu da dünyanın ezberini bozdu.”