Lübnan basını: Ortadoğu'daki savaş genişliyor

Lübnan merkezli TV kanalı Al Mayadeen, kaynaklarına dayandırdığı haberinde, 'Suriye'nin Deyrizor bölgesinde, Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG*) Kürt oluşumlarını yanına alanı ABD güçleri ve Suriye ordusu arasında şiddetli çatışmaların başladığını' yazdı.

Kanala konuşan kaynak, “Bir yanda ABD güçleri ile SDG*, diğer yanda Suriye ordusu ve müttefikleri arasında çeşitli orta kalibreli silahlarla birlikte ağır top silahları ve füzeler kullanılarak şiddetli çatışmalar yaşanıyor” ifadelerini kullanırken, 'ABD ve Kürt oluşumların Fırat'ın doğusundan, Suriye ordusu ve müttefiklerinin ise batıdan çatışmalara katıldığını' sözlerine ekledi.

Bu sabah erken saatlerde Suriye'nin Deyr Ez Zor vilayetinde bulunan ve ABD’nin kontrolündeki El-Omar petrol sahasındaki bir ABD askeri üssüne en az 15 roket ateşlendiğini duyuran Al Mayadeen, bu saldırının sorumluluğunu Irak’taki İran yanlısı Şii milis grupların içinde yer aldığı bilinen ‘Irak İslami Direniş’ adlı oluşumun üstlendiğinin altını çizdi.

Yerel kaynaklardan edinilen bilgiye göre, ABD ordusunun Deyrizor'daki Koniko Gaz Sahası ve Haseke'ye bağlı Malikiyye ilçesindeki üslerine, karadan karaya atış yapılan silahlar ve aidiyeti bilinmeyen insansız hava (İHA) araçlarıyla saldırı düzenlenirken, bu saldırıların sonuçlarına ilişkin ayrıntı ise verilmedi.

Şii savaşçıların saldırıları, ABD Silahlı Kuvvetlerinin Deyrizor il merkezinin (Şam'a 420 km uzaklıkta) doğu mahallelerine füze saldırısına yanıt olarak gerçekleştirilirken, İran destekli gruplar, Fırat Nehri'nin doğu yakasındaki ABD üslerine zaman zaman roket ve SİHA'larla saldırılar düzenliyor.

ABD saldırılara yanıt verdi

Askeri üsleri saldırılara maruz kalan ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM), Suriye'de İran'a yakın gruplara hava saldırısı düzenlediğini duyurdu.

CENTCOM'un X Platformundaki sayfasından yapılan açıklamada, düzenlenen hava saldırısının İran'a bağlı İslam Devrim Muhafızları Birliği (IRGC) ve ona yakın gruplar tarafından kullanılan bir tesise yapıldığı kaydedildi.

Açıklamada, ‘Saldırıların sorumlularına karşı halkımızı savunmak için gerekli her türlü tedbiri alacağız ve kendi seçeceğimiz yer ve zamanda karşılık vereceğiz’ ifadeleri yer aldı.

Suriye’deki petrol ve gaz sahalarının yanında ABD üsleri olduğu dikkat çekiyor.

Şam defalarca ABD ordusunun kendi topraklarındaki varlığını, ‘kendisine ait enerji kaynaklarının bariz bir şekilde çalınması amacıyla’ sürdürüldüğünü vurgularken, ABD’nin eylemlerini işgal ve devlet korsanlığı olarak nitelendirdi.

İran, İsrail'in Gazze'deki saldırılarının durdurulması için birçok kez en üst düzeyde çağrıda bulunurken, İran lideri Ayetullah Ali Hamaney, 17 Ekim'deki bir konuşmasında, İsrail'in saldırılarının devam etmesi halinde ‘direniş güçlerinin’ harekete geçeceğini söylemişti.

Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan da 19 Ekim'de yaptığı açıklamada, İsrail-Filistin çatışmalarının bölgeye yayılma ihtimaline dikkat çekmişti.

İran; Lübnan Hizbullahı, Suriye ve Irak'ta desteklediği milisler ve Yemen'deki Husileri ‘direniş güçleri’ olarak adlandırıyor.

Fırat Nehri'nin doğusunda kalan Deyrizor topraklarının ABD destekli YPG* oluşumunun kontrolü altında olduğu iddia edilirken, il merkezi ve diğer kırsal bölgeler ise Suriye ile İran destekli grupların kontrolünde bulunuyor.

* Türkiye, YPG'yi, PKK’nın Suriye’deki uzantısı olarak görürken, bu yapıyla ilişkili SDG gibi örgütlerin de ‘terör örgütü’ olarak kabul edilmesini istiyor. Ancak, başta ABD olmak üzere Batılı güçler, Ankara’nın bu tezini kabul etmezken, Ankara, ayrıca YPG'ye silah verilmesine de sert bir şekilde karşı çıkıyor.