AB ve Tunus arasında sığınmacı anlaşması tamamlandı mı?

Sığınmacı akının durdurulması için Avrupa Birliği’nin ekonomik yardım sağladığı Tunus, beklenen ekonomik atılımı bir türlü gerçekleştiremedi. Uzmanlar, AB'nin taahhüt ettiği yardımların bir kısmının da Tunus'a ulaşmadığını savundu.

Almanya Başbakanı Angela Merkel, Afrika ülkelerine gelecek umudu verilmesi gerektiğini belirterek Avrupa’nın göçe yol açan nedenleri ortadan kaldırmak için bu ülkelerin gelişimine verdiği desteği güçlendirmesi gerektiğini söyledi.

Şansölye, insani yükümlülüğe bağlı kalarak Türkiye’yle imzalanana benzer bir anlaşmanın Tunus ve Mısır’la da yapılmasını teklif etti ama AB ve Tunus arasında hareket özgürlüğünü kolaylaştırma, ekonomik kalkınma ve sığınmacılara koruma sağlamayı öngören anlaşmalar var. Örneğin iki yıl önce, ortak sığınmacı politikasını öngören ‘Hareketlilik Ortaklığı’ anlaşması imzalanmıştı.

‘Hareketlik Ortağı’ anlaşmasının imzalanmasının üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen hiçbir sonuç alınamadığını belirten Euromed Droits sivil toplum örgütü Mağrip Bürosu Direktörü Ramy Salhi, Sputnik’e açıklamasında, bu konuyla ilgili şu değerlendirmede bulundu:

“Göç alanında, Tunus ve Avrupa Birliği arasındaki ilişkileri düzenleyen sözleşmeler var. Bunların başında, imzalandığı günden itibaren hararetli tartışmalara yol açan Hareketlilik Ortaklığı geliyor.

‘HİÇBİR SONUÇ ALINAMADI’

Sivil toplum, AB’nin öne sürdüğü koşullar yüzünden bu anlaşmaya karşı çıktı. Gerçekten de haklar kaba bir biçimde ihlal edildi, özellikle geri kabul konusunda. En kötüsü de gençlerin ve çocukların üçüncü ülkelere gönderilmesi oldu. Bunlar, sivil toplum açısından kesinlikle kabul edilemez. Ama halen Hareketlilik Ortaklığı’ndan hiçbir sonuç alınamadı. Ayrıca Tunus ve AB arasında ‘Derin ve Kapsamlı Serbest Ticaret Bölgesi’ anlaşması tartışılıyor. Anlaşmada sermaye, mal, teknoloji ve bilgi hareketliliğinden bahsediliyor ama insan hareketliliğinden hiç bahsedilmiyor”.

‘SEVGİ İTİRAFLARINA RAĞMEN HAZİNE HALA BOŞ’

Tunus ve Avrupa arasındaki ilişkilerin tartışılabilmesi için Euro-Akdeniz insan hakları ağı kapsamında diyalog platformunun oluşturulduğunu belirten Salhi, “Ama halen sonuç alınamadı. Tunuslular, resmi düzeyde ve sivil toplum olarak Avrupa’nın geçiş sürecine katılımıyla ilgili hayal kırıklığı yaşıyor. Tunus’a, devrimine ve halkına olan sevgi itiraflarına rağmen devlet hazinesi halen boş ve Avrupa’nın sunduğu küçük krediler, sığınmacı akınını kısıtlayabilecek ve Tunus’a atılım fırsatını sağlayacak kalkınma politikasını konuşmaya izin vermiyor” dedi.