"Türkiye birçok önemli süreçten geçti, geçiyor. Tanklar insanların üzerine sürüldü. İnsanlara ateş edildi. Bu süreçte uçaklar meclisi bombaladı ve siyasi güç ele geçirilmeye çalışıldı. Avrupa Konseyi olarak bu girişimin başarısız olmasından biz son derece memnuniyet duymaktayız. Şayet böyle bir girişim başarılı olsaydı Avrupa Konseyinin Türkiye üyeliği askıya alınmak durumunda kalacaktı. Türkiye şu anda birlik olmuş durumda. Bu anlamda birlik açısından siyasi partilerin önemi de büyüktür. OHAL Meclis'in çalışmasının durması veya siyasi partilerin çalışmayı bırakması anlamına gelmemektedir. Biz her zaman Türkiye ile çalışmaya hazırız. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ndeki güvenceler dahilinde söz konusu süreçlerin Türkiye'de yürütüleceğine inancımız büyüktür."
KILIÇDAROĞLU: BİZLERİ DİNLEMEYE GELMESİ TÜRKİYE AÇISINDAN ÖNEMLİDİR
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Thorbjorn Jagland ile verimli ve güzel bir görüşme gerçekleştirdiklerini kaydederek şöyle konuştu: "Demokrasi ve parlamenter sisteme yapılan bu saldırıyı bütün siyasal partiler, toplum kuruluşları, meslek odaları ve halkımızla mücadele ederek darbe girişimini engelledik. Parlamentonun üzerine bombalar yağarken açık kaldığını ve görevini yaptığını ifade ettim. Eğer darbe girişimi başarılı olsaydı Türkiye'de bir iç savaş olabileceğini, çok sayıda insanın yaşamını yitirebileceğini aktardım. Türkiye'de yaşanan olaylardan büyük kaygı duyduklarını, demokrasinin gelişmesi açısından konsey olarak her türlü katkıyı vereceklerini, darbe girişimcileriyle hukuki mücadele yapılırken bunun hukukun üstünlüğü bağlamında ele alınıp değerlendirilmesi gerektiğini ifade ettiler. Aynı düşünceleri paylaştık. Dolayısıyla kendisinin Türkiye'nin yaşamış olduğu büyük olay dolayısıyla bizleri dinlemeye gelmesi, bu konuda görüşlerimizi sorması bizim ve Türkiye açısından önemlidir."
Jagland daha sonra HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ile bir araya geldi. Görüşme öncesi gazetecilere açıklamalarda bulunan Yüksekdağ, ziyaretten duydukları memnuniyeti ifade ederek, özellikle Avrupa toplumunun ve Avrupa Konseyi'nin darbe girişimine karşı dayanışmasını göstermesinin çok anlamlı ve değerli olduğunu kaydetti.
HDP olarak, Meclis'teki tüm partiler gibi bu darbe girişimi karşısında demokratik tutumda kararlı olduklarını çok net bir biçimde ortaya koyduklarına dikkati çeken Yüksekdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Meclis'in bütün bileşenleriyle ve bütün Türkiye halklarının tutumuyla beraber 15 Temmuz günü gerçekleştirilen darbe girişimi püskürtüldü. Ancak Türkiye'de demokrasinin geliştirilmesi ihtiyacı hala önemli bir ihtiyaç. Darbe girişimini püskürtmüş olabiliriz ama güçlü bir demokrasiyi tesis etmeyi başarabilirsek Türkiye'de bu tip girişimlerin yaşanması mümkün olmayacak, olamayacak. Bizler bu nedenle Meclis çatısı altında demokratik siyasetin geliştirilmesini ve bütün Türkiye'de demokratik bir toplumsal yapının kurulmasını oldukça önemsiyoruz. Bu amaçla Türkiye'de demokratik bir uzlaşmanın geliştirilmesi çok önemli. Bu demokratik uzlaşma, darbelere ve her türlü otoriter müdahalelere karşı bizlerin en büyük güvencesi olacaktır."
Bu demokratik yapılanma süreci içerisinde Avrupa toplumu ve Avrupa Konseyi ile ilişkileri oldukça önemsediklerini vurgulayan Yüksekdağ, "Avrupa toplumu ve Avrupa siyasetiyle, demokratik bir işbirliğinin geliştirilmesi bütün Türkiye halkları açısından oldukça önemlidir" dedi.
Jagland ise Meclis'te HDP ile toplantı yapıyor olmalarının ve bir araya gelmelerinin önemine değinerek, HDP'nin kesinlikle güçlü bir siyasi ses olduğunu kaydetti.