NATO'nun kuruluşunun 70. yılının kutlanacağı 3-4 Aralık Londra Zirvesi'ne katılacak AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın programında Almanya, Fransa, Britanya (İngiltere) liderleriyle dörtlü görüşme de var.
Bu dörtlü görüşmeyle ilgili bir habere yer veren ABD merkezli haber sitesi Bloomberg, "Erdoğan mülteci tehdidi eşliğinde Avrupa'nın üç büyüğünden para isteyebilir" başlığını attı.
Türkiye'nin Suriye politikası giderek daha pahalı hale geliyor
3 Aralık'ta Londra'da yapılacak görüşmede konuşulacak çok konu bulunduğunu belirten habere göre 'Erdoğan'ın giderek daha pahalı hale gelen Suriye politikası için ihtiyaç duyduğu para da bunlara dahil'.
Konuyu bilen iki kaynak, Erdoğan'ın Suriye'nin kuzeydoğusuna Barış Pınarı Harekatı vesilesiyle kurmak istediği tampon bölge hakkındaki planların Avrupalılarla haftalardır çalışma düzeyinde görüşüldüğünü söyledi.
Buna göre Erdoğan'ın NATO zirvesinde AB-3 ile görüşmesinde doğrudan tampon bölge inşaatı için finansman istemesi beklenmiyor. Onun yerine AB'nin Suriye ile ilgili varolan yardım paketinin genişletilmesini gündeme getirmesi bekleniyor.
Erdogan May Ask EU's Big Three for Money Amid Refugee Threat https://t.co/UzdvjcwLhj
— Clint Evans (@ClintCastleford) November 29, 2019
Gerilim üzerine gerilim
Son dönem gündemine 'NATO'nun beyin ölümünün gerçekleştiği' açıklamasıyla damga vuran Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un eleştirileri Türkiye'yi de kapsarken, Macron-Erdoğan geriliminin Londra Zirvesi ve dörtlü görüşmeyi nasıl etkileyeceği merak konusu.
Türkiye'nin Suriye'nin kuzeydoğusuna Barış Pınarı Harekatı ve Rusya'dan S-400 alımı nedeniyle NATO'daki Avrupalı müttefiklerine ters düştüğünü belirten Bloomberg, buna karşılık Macron'un "Türkiye hem Suriye operasyonunu oldubittiye getirip hem de NATO müttefiklerinden dayanışma bekleyemez" açıklamasını yapınca Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu tarafından Suriye'de YPG'yi destekleyerek terör devleti kurmaya çalışmakla suçlandığını, Erdoğan'ın "bak Türkiye'den sesleniyorum, NATO'da da söyleyeceğim, önce sen kendi beyin ölümünü bir kontrol ettir" çıkışına muhatap olduğunu hatırlattı.
'Hepsi görüşmeyi istiyor, birbirlerine bağımlılar'
"Salı günkü buluşmayı ne kadar idaresi zor olsa da tüm tarafların yetkilileri istediklerini söylüyor. Erdoğan ile Avrupalı muhataplarının derinden karşılıklı bağımlı olma durumu sürüyor zira" diyen Bloomberg, şöyle devam etti:
'Yeni kentler inşa etmek istiyor ama parası yok'
"Türkiye lideri askerlerinin ekimde sınırı geçtiğinden beri Suriye'de oluşturduğu 32 km derinlikte tampon bölgede yeni kentler inşa etmek istiyor, ama parası yok. 27 milyar dolara mal olacak inşaat, Türkiye'de yaşayan 3.6 milyon kayıtlı Suriyeli sığınmacıdan 1 milyonuna konut olacak."
'Erdoğan'ı desteklemek siyasi kariyerlerine tehdit'
"Almanya'nın öncülüğünde AB 2016 yılından beri Türkiye'nin Suriyeli sığınmacı yükünü hafifletmek için 6 milyar dolarlık yardım taahhüt etti. Karşılığında Erdoğan Avrupa'ya sığınmacı akışını durdurdu. Erdoğan'ın tampon bölge planlarını finanse etme ve hatta destekleme Macron, Almanya Başbakanı Angela Merkel, Britanya Başbakanı Boris Johnson için siyaseten zararlı olabilir. Her üçü de Erdoğan'ın Suriye operasyonuna karşı çıkmıştı."
"Ankara'nın sığınmacıları yeniden yerleştirme politikasının tam tersi vaatlerine rağmen Suriye'nin kuzeyinde demografiyi değiştirmesi riski de var. Bölgede baskın olan Kürt nüfus Türk askerleri ve onlarla birlikte savaşan Arap milisler gelmeden evvel kaçtı. Araplarla (YPG ile) bağlantısız Kürtler ise daha önce YPG tarafından kovulduklarını söylüyordu."
Bölgede nüfus değişimi endişesi
"Büyük ihtimalle Erdoğan'ın tampon bögeleye yeniden nüfus yerleştirme planı hem Avrupa hem de NATO'nun tamamı için çetin bir mesele olarak kalacak" diyen Bloomberg, Britanya Dışişleri Bakanı Dominic Raab'ınbir mülakattan "Fransa Cumhurbaşkanı, Almanya Şansölyesi ve Boris Johnson, Türkiye ile AB-3 toplantısı istiyor. Sığınmacıların gönüllü olmayan şekilde geri dönüşünü desteklemeyeceğimizi ve Suriye'nin kuzeyinin demografik olarak değiştirme girişimlerini tanımayacağımızı her zaman açıkça söyledik" sözlerini aktardı.
ABD'nin Suriye Temsilcisi James Jeffrey'nin 14 Kasım'daki açıklamasından "Türkiye'yi bölgede etnik temizlik riskine karşı tekrar tekrar uyardım. Türklerden aldığımız yanıt şu: Suriye'nin kuzeydoğusuna her dönüş, bölgenin insanlarının geri dönüşü olacaktır ve Birleşmiş Milletler Yüksek Komiserliği ile birlikte ve onun güvenlilik, onurluluk, gönüllülük kurallarına göre yapılacaktır" kısmını hatırlattı.
'Erdoğan'ı reddetmenin bedeli ağır olabilir'
Erdoğan'ın finansman talebini doğrudan reddetmenin Avruplılar için riskler barındırdığına dikkat çeken Bloomberg, Cumhurbaşkanı'nın Barış Pınarı Harekatı başladığında eleştiren Avrupa'yı "Kapıları açarım, mültecileri salarım" diye tehdit ettiğini hatırlattı, salması halinde 2015'teki sığınmacı akınının tetiklediği AB'yi kasıp kavuran popülist ve göçmen karşıtlığı dalgasının yeniden vurabileceğini belirtti.
Bir diğer tehdit unsuru olarak Türkiye'nin elindeki IŞİD'lileri gösteren Bloomberg, "Türkiye Avrupa'dan yüzlerce IŞİD savaşçısı ve ailelerini elinde tutuyor ki, bu sayı daha da artabilir. Türkiye'nin planlarını bilen kişilere göre gelecek haftaki görüşmede sayıları artan cihatçıların geri dönüşü için bir formüle bakılacak. Türk yetkililer, gelecek günlerde 11 militan zanlısını Fransa'ya göndermeyi planladıklarını söylüyor" diyerek ekledi:
'Birbirlerinden kopmamak için çırpınıyorlar'
"Büyük resimde NATO'nun Batılı müttefikleri Türkiye'yi kendi stratejik çerçeveleri içinde tutmak için ne kadar hevesliyse Türkiye de ittifakın sunduğu güvenlik garantilerini elinden kaçırmamaya o kadar düşkün."
Haberde Erdoğan'ın NATO zirvesinde Suriye'nin yeniden inşası için geniş çaplı bağış konferansı teklif edeceğine, bu konuyu Katar'ın yanısıra ABD ve Rusya liderleriyle görüştüğüne dair açıklamaları hatırlatıldı.