Sol Haber’den Aslı Kayabal’ın çevirisine göre, Erdoğan gazeteye verdiği röportajında, hakkındaki ‘IŞİD’le petrol ticareti yapıyor’ suçlamalarını, Türkiye ile Rusya arasındaki gerilimi, ailesine yöneltilen yolsuzluk iddialarını ve ‘İtalya’ya kaçtığı’ yönündeki haberleri yorumladı.
‘RUSYA’NIN İDDİALARINI KOÇ AİLESİNE SORMAYI DENEYİN’
‘PETROL KAÇAKÇILIĞI BU BÖLGENİN KARAKTERİSTİK ÖZELLİĞİ’
“Türkiye’de petrolün fiyatı, Suriye’den daha pahalı olduğu için petrol trafiği bu bölgenin bir karakteristik özelliği” değerlendirmesinde bulunan Bilal Erdoğan, Ankara’nın IŞİD’in petrol satışına engel olmak için katı kurallar getirdiğini savundu.
Bilal Erdoğan, “Sınır, 900 kilometre, Türkiye elinden geleni yapmaya çalışsa da çok güç. Sınırı kontrol ve mültecileri konuk edebilmek için uçuşa yasak bölge talep ettik ama ne yazık ki kimse dinlemedi” ifadelerini kullandı.
‘RUS JETİ MESELESİ ÜZÜCÜ ANCAK GERÇEK SORUNLARA YOĞUNLAŞMALIYIZ’
Gazetenin “Rusya uçuşa yasak bölgeye karşı” hatırlatması karşısında, “Neden acaba…” diyen Bilal Erdoğan şunları söyledi:
“Türkiye ile Rusya arasındaki düşmanlığın pozitif bir şey olduğunu düşündüğüm sanılmasın, bu sorunun çözülmesi gerektiği düşüncesindeyim ama herkes kendi çıkarını dikkate alırsa bir çözüm getirilemez. İletişim kanalları kapatılırsa hiçbir şey düzelmez. Rus jeti meselesi üzücü bir konu ancak IŞİD ve Suriye’nin geleceği gibi gerçek sorunların üzerine yoğunlaşmalıyız.”
‘Türkiye’nin Kürtlere IŞİD’den daha sert davradığı’ eleştirilerine de yanıt veren Bilal Erdoğan, “Uluslararası ilişkiler alanında doktora yapıyorum. Ülkemin temsilcisi sıfatıyla değil doktora öğrencisi kimliğimle konuşuyorum. İki hafta öncesine kadar Rusya ile iyi bir işbirliği içindeydik. Rusya IŞİD'e karşı bu denli aktif ise neden bizi daha önce suçlamadılar? Şimdi birden bire Türkiye’yi IŞİD'le işbirliği yaptığı için suçluyorlar” dedi.
‘RUSYA’NIN NE YAPTIĞINDAN HABERDAR DEĞİLİZ’
Bilal Erdoğan, “Bazıları Türkiye daha çok şey yapabilir ama Kürtlerin güç kazanmasını istemediği için yapmıyor görüşünde” yorumu hakkında ise “Sizin teröristler doğru bizimkiler değil görüşü hatalı. Bu nedenle teröre karşı savaşı kaybettik, çünkü herkesin kendi teröristleri var” dedi.
“Türkiye, terörizmin bir tek dini değil aynı zamanda milliyetçi olduğunu söylüyor. Kürtler son 20-30 yılda binlerce kişiyi öldürdü. Bu gruplarla görüşmek için yürütülen stratejiler bütünüyle iflas etti. Kürt siyasetçiler ve dağdaki gerillalar silahları bir kenara bırakacak ortak bir zemin bulamadılar” diyen Erdoğan, “IŞİD ortak düşmansa o halde (Suriye Devlet Başkanı Beşar) Esad’a yaklaşmanın zamanı değil mi?” sorusuna şu yanıtı verdi:
‘ESAD IŞİD PETROLÜ İLE PARA KAZANMA ÇABASINDA’
“Esad kimin düşmanı? IŞİD'in petrolünü takip edersen Esad’ı bulursun. Şimdi IŞİD'in petrolüyle para kazanma çabasında çünkü başka kaynakları yok.”
‘17-25 Aralık Rüşvet ve Yolsuzluk’ operasyonu hakkındaki soruları da cevaplayan Bilal Erdoğan, yaşananları Fetullah Gülen cemaatinin bir komplosu olarak niteledi:
“Suçlamalar konusunda atanan yeni savcıya ifade verdim. Yolsuzlukla suçlanan kimse hapse girmedi. Bu Gülen grubunun bir komplosuydu, bir darbe girişimiydi. Bizi suçlayanlara karşı bir dava açtık, 1500 sayfalık bir soruşturma. İlk duruşma Ocak 2016’da.”
‘GÜLEN CEMAATİ İTALYA’DAKİ P2 GİBİ; AMA YÜZLE ÇARPMAK LAZIM’
“Onların yöntemi bizimkinden farklıydı” diyen Bilal Erdoğan, “Refah Partisi daha tutucu ve kökeni ve tarihiyle barışçı bir Türkiye istediğini ifade ediyordu. Oysa onlar farklı bir çehre edinmek ve İslam dünyasının temsilcisi gibi görünmek istemiyordu. Yeterince saydam olmadıkları düşüncesindeydik. Emniyet ve yargıya ustaca süzüldüler. İtalya’daki P2 gibi. Ama yüzle çarpmak lazım” dedi.
Corriere della Sera, Bilal Erdoğan’a, hakkında WikiLeak’te çıkan iddialar ve gelirinin kaynağına ilişkin sorular da yöneltti. WikiLeaks’te yer alan ‘Erdoğan ailesinin 2010 yılında İsviçre bankalarında sekiz hesabı olduğu’ iddiaları reddeden Bilal Erdoğan, sahip olduğu gelirin kaynağı olarak iki dayısı ile ortak olduğu BMZ şirketi ve İstanbul’daki beş restoranını gösterdi.
‘BERLUSCONİ’NİN BÖYLE KONUŞTUĞUNA İNANAMIYORUM, BABAMI TANIYOR’
Bilal Erdoğan ayrıca, 2003 yılında düğününe gelen eski İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi’nin son dönemde Ankara’ya yönelttiği eleştirilerini hakkında ise “(Düğündeki) tek devlet başkanı Berlusconi değildi. Arnavutluk başbakanı da vardı. Kız kardeşimin düğününe Ürdün Kralı da katıldı. Berlusconi’nin böyle konuştuğuna inanmıyorum, babamı tanıyor. Yazık, Türk siyasetini yeterince okumayan bir yorum” ifadelerini kullandı.
‘BABAMLA BÜTÜNLEŞEN BİR KİMLİĞİM VAR’
“Hükümetten söz ederken ‘Biz’ sözcüğünü sıkça kullanıyorsunuz. Babanızdan farklı düşündüğünüz konular var mı?” sorusu karşısında “Babamla bütünleşen bir kimliğim var” diyen Bilal Erdoğan, “Birçok konuda farklı düşüncelerim olabilir. Eğitime önem veriyorum. Türkiye’de Montessori yöntemini uygulayan okulda 200 çocuğumuz var. Türkiye’nin en iyi okulu. Vakfım, 2 bin kızın eğitim görmesine katkı veriyor. Beni IŞİD’le bir mi tutuyorsunuz?” diyerek tepki gösterdi.
Bilal Erdoğan, Cumhuriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül’ün tutuklanmasıyla ilgili olarak “Türk hükümetinin IŞİD'i silahlandırdığını yazdılar. Hangi ülkede böyle bir haberin hoş görüleceğini bilmek isterim. Gazetecilerin durumu, tutuksuz yargılanabilirler mi diye tartışılabilir, Ancak bu yargıyı ilgilendiren teknik bir konu” ifadelerini kullandı.
'RUSYA İLE İLGİLİ GELİŞMELERİ TAHMİN ETMİYORDUM'
“Türkiye’de olmak isterim ama insani boyutta birçok ilgi alanım var Türkiye’deyken dikkatim dağılıyor. İki çocukla burada bulunmak kolay değil, ülkeye ve okula uyumları vs.. Burada konsantre olabiliyorum, her ne kadar bütün bu suçlamalar yoğunlaşmamı olumsuz etkilese de. Bu sabah Bologna’da bir avukatla görüştüm çünkü gazetede Floransa’da birinin beni kara para akladığım için suçladığını okudum.”
Bilal Erdoğan ayrıca, İtalya’da koruma talep ettiğini ve koruma grubu içinde hem Türk hem de İtalyanlar olduğunu söyledi.
